Lütfü
Bey; Aydın Doğan medyasının Deniz Feneri Derneği’ni yolsuzlukla
suçlaması, ardından da bu yolsuzluğu Başbakan Erdoğan’a kadar
dayandırması sonucunda Başbakan Erdoğan ile Aydın Doğan arasında
başlayan kavga ülkemizin bir numaralı gündemi oldu. Bu konudaki
görüşlerinizi bizimle paylaşır mısınız?
-Kendisini
eleştirdiğim için Aydın Doğan tarafından mahkemeye verildim. Başbakan
Erdoğan’ı eleştirdim, benden şikayetçi oldu. Yani Başbakan Erdoğan ile
Aydın Doğan arasındaki bu kavgaya bağımsız, bağlantısız, tarafsız gözle
bakabilecek, her iki tarafın açıklarını gözler önüne serebilecek
biriyim. Önce Aydın Doğan’a gelelim. Sahibi olduğu POAŞ’ta Cumhuriyet
tarihimizin en büyük vergi kaçağına yol açan Aydın Doğan değil mi?
Başbakan Erdoğan’ın “Bunlar böyle vurgunlar yapa yapa bu hale geldiler”
sözleriyle ifade ettiği gibi, elindeki medya gücünü kullanarak
başbakanlardan her istediğini alan ve küçük bir esnafken bugün dünya
çapında dolar milyarderi olan Aydın Doğan değil mi? Halkın gözünde
Aydın Doğan demek, haksız kazançlarla dünya çapında zenginleşmenin
kitabını yazan adam demektir! Halkın gözünde Aydın Doğan medyasının
haberleri demek, Aydın Doğan’ın çıkarları için yapılan haberler
demektir! Halkın kanaati bu olduğu için ne Aydın Doğan’ın
söylediklerine inanılıyor, ne de Aydın Doğan medyasının haberlerine
inanılıyor. Kısacası, halkın gözünde Aydın Doğan ile medyasının
inandırıcılığı sıfırdır. Kaldı ki başkalarının pisliğinden
bahsedenlerin kendileri boğazlarına kadar pisliğe bulaşmamış olmalıdır!
Aydın Doğan’ın ardından Başbakan Erdoğan’a gelecek olursak, onun da bu konuda açıkları vardır. Tayyip Erdoğan “Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kimseye yedirmeyeceğiz” diyor ama, Aydın Doğan’ın 3 milyar doları bulan vergi kaçağının yüzde doksanının Tayyip Erdoğan Hükümeti tarafından affedildiğini unutuyor. Başbakan Erdoğan’ın ancak Aydın Doğan ile kavgaya tutuşunca “Bundan sonra gizli götürelim yok, her şeyi açıklayacağız” demesi, bundan önce yetimin hakkının gizli gizli götürüldüğünü, milletin hakkının gizli gizli yenildiğini ortaya koyuyor. Sonuçta Başbakan Erdoğan ile Aydın Doğan arasındaki kavganın kazananı halk olmuştur. Çünkü bu kavga sayesinde halk Başbakan Erdoğan ile Aydın Doğan arasındaki gizli görüşmelerden, kapalı kapılar ardında olup bitenlerden haberdar olmuştur. Başka bir deyişle, açıldı kirli kazan, bundan halktır kazanan!
< Önceki | Sonraki > |
---|