Kurban Bayramının birinci gününe "Yevm-i Nahir", diğer üç gününe de "Eyyam-ı Teşrik" denir. Bu bayramdan önceki gün ise, "Yevm-i Arefe"dir ki, Zilhiccenin dokuzuncu günüdür. Ramazan Bayramında Arefe yoktur. Arefe gününün sabah namazından itibaren Bayramın dördüncü gününün ikindi namazına kadar yirmi üç vakit farz namazın arkasından bir defa şöyle tekbir alınır ki, bunlara Teşrik Tekbirleri denir:
"Allahü ekber, Allahü ekber. Lâ ilahe illallahu vallahu ekber. Allahü ekber ve lillâhilhamd."
Bunun tercümesi şöyledir:
"Allah en büyüktür, Allah en büyüktür. Allahtan başka ilah Yoktur. Allah en büyüktür. Allah en büyüktür. Hamd O'na mahsustur."
Tekbirlerin bu miktar okunması iki imamın görüşüdür, işlem de böyle yapılmaktadır.
Teşrik Tekbirleri, fıkıh âlimlerinin çoğuna göre vacibdir. Sünnet diyenler de vardır, iki İmama göre farz namazları kılmakla yükümlü olan herkes için bu tekbirler vacibdir. Bu hususta tek başına namaz kılan, imama uyan, misafir (yolcu) ile mukim, köylü ile şehirli, erkek ile kadın eşittir.
Teşrik tekbirleri, namaz münferiden kılındığında dalgınlıkla unutulabilir; bunu önlemek için cemaate katılmaya ve böylece hep birlikte tekbirleri getirerek, bunun sevabını elde etmeye gayret edilmelidir.
Bir kimse, teşrik tekbirlerinin alındığı gündeki kazaya kalan namazını, bu günler içinde kaza ederse tekbirleri alır, bu günler çıktıktan sonra kaza etse, teşrik tekbirini almaz.
< Önceki | Sonraki > |
---|